Popüler Yayınlar

16 Ağustos 2012 Perşembe

İlginç Bir Deneyin Yorumu: 6 Saniyede Yaşamak

    Şu an internette gördüğünüz başlıklar içerisinde eğer bu yazıyı açıp okuyorsanız, zaten daha sayfayı açmadan kararınız bu yöndeydi. Aynı şekilde sabahları uyandırmak için kurduğunuz saati kapatıp uyumaya devam ediyorsanız, daha gözünüzü açmadan bu kararı vermiştiniz bile... Önünüzdeki seçenekler içinde seçtiğiniz yol her neyse, zaten seçmeden, seçiminizi o yönde yapmışsınız demektir... Mesela tatil yapma şansınız olsa dünyanın hangi şehrinde yapardınız, diye bir soru sorsam cevabı ilk anda verecek kişiler olacaktır ama hâlâ düşünenlerin cevabını şuuraltı çoktan verdi. Bu söylediklerim elbette bazıları için masal gibi gelebilir veya "öyleyse bizim seçme irademiz yok mu?" sorusunu sorabilirler.

    Ancak aldığımız kararların zamanlamasını araştırmak için yapılan bir deneyde aslında kararları bilincimiz değil bilinçaltımız tarafından alındığını göstermiştir. Yani bilinçaltımızın bizi yönlendirdiği her seçim aslında bizim kendimize kodladığımız isteklerden başka bir şey değildir. Yani kendimizi programlayan yine biziz.
    Deney şu şekildeydi: Bir beyin tarayıcısı içerisine giren deneğin ellerine bir takım tuşlar verilir ve rastgele basması istenir. Tarayıcı tuşa basma anı ile beynin karar verdiği an arasındaki farkı gösterir. Denek tuşa basmadan 6 saniye önce kararın çoktan verildiği beyin sinyallerinden anlaşılır. Bilinçaltımız saniyeler önce karar vermiştir.

    BBC'de yapılan araştırma sonucu şöyledir: "Bilinçli akıl, beyin aktivitelerine kodlanmıştır beyin aktiviteleri tarafından gerçekleştirilir. Ancak bilinçaltımız da beyin aktivitemizde olan belli yönlerimizin, istelerimizin ve eğilimlerimizin farkındadır. Yani bilinçaltımızın aldığı hiçbir karar istemediğimiz bir şey yaptıramaz."
    Yapılan deney ve sonucu bu şekildeydi ama hem araştırmacılar hem de denek sonuçtan çok ürkmüştü. Hayatımıza yön veren asıl şeyin ne veya hangi tür eylemlerin olduğunu keşfetmek hayatî derecede önemliydi. Kararlar bilinçaltımız tarafından veriliyor ise onu yönetebilmek gerekiyordu. Biliçaltıysa alışkanlıklar ve tekrarlarla öğreniyor. Yani tekrarlanan aktiviteler. Hayatta sürekli neyi uygularsak onunla karşılarız.

    Bir diğer sonuçsa kendimizi yine bizim programlamamızdır. Aklıma gelmişken benzerliği çağrıstırması için bir örnek olarak da Barcelona verilebilir. Ne alakası var :) işte şöyle; uzun zamandır savunma taktiği merak edilen takımın sırrı "6 saniye kuralı" çıktı. Taktik şu şekilde başlıyordu: Defanstaki bir futbolcu  karşı takımın futbolcusundan topu aldığı zaman ayağında durdurmadan diğer takım arkadaşlarıyla sürekli paslaşarak karşı takımın forvet oyuncularını hem yoruyor hem de şaşırtıyordu. Hızlı paslaşma 6 saniye sürüyordu. Bu hareket oyunu daha iyi yönlendirmelerini ve daha hızlı atak yapmalarını sağlıyordu. Neyse alakayı çok kuramadım :) konuya dönelim..

    Aşağı yukarı hepimizin duyduğu bir söz vardır; kelimeler düşünceleri, düşünceler davranışları, davranışlar da hayatı belirler. Evet, hiçbir zaman düşüncelerimizi kontrol edemeyiz fakat kelimelerimizi kontrol edebiliriz. Ve tekrar ederek bilinçaltımızı düzenleyebilir ve hayatımızın kontrolünü ele geçirebiliriz.
    Hayatta her an düşündüğümüze göre her an seçim yapmaktayız. Kararları beynimiz 6 saniye önce veriyorsa, 6 saniye sonra ne yapacağımızı an itibariyle seçiyor bu da ne yapacağımız şimdiden belli demektir. Buna rağmen ilginç bir şekilde 6 saniyede çark eden insanlar da çıkabiliyor :)
    Dolayısıyla 6 saniye önceki kararlarımızı kontrol etmek için alışkanlıklarımıza, çoğunlukla bulunduğumuz ortamların bize etkilerine ve hayatımızdaki seçimlerimize dikkat etmeli değil miyiz?

DENEYİN NASIL YAPILDIĞINI İZLEYİN



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder